Close
Toscana

Toscana

Arno nehrinin kenarında, güneşli tepelere sırtını dayayarak sizi izleyen heykelleri ve her biri farklı kokan sokakları ile bir başka büyülü Toscana. Burada yaşayanların kendilerini neden diğerlerinden farklı gördüklerini anlamak güç değil.

Bolonga’dan başlayan yolculuk bir süre sonra elinizdeki haritayı bir kenara attırıyor. Kızıl şehir, solun kalesi hatta Avrupa’da ilk kurulan üniversiteyi barındıran alim şehir burası. Her biri kemerlerle bağlanmış, kırmızı, yorgun evlerin aralarında bedeniniz isyan edene kadar yürüdükten sonra sokaklara serpiştirilmiş kahkaha dolu masalarda dinlenebilirsiniz.

Hafif serin bir rüzgar sizi Sienna şehrine doğru götürür ve yüreğini sonsuza kadar açar bu şehir size. Piazza del Campo meydanına indiğimde büyülendim. Sokak taşlarına oturan insanlara eşlik edip saatlerce izledim bu muhteşem şehrin duvarlarını. Meşhur Çan Kulesi altında birbirinden lezzetli tatlarla sarılıp sarmalanacaksınız. Bir sonraki durak büyülü kuleler şehri San Gimignano. Ortaçağ mimarisini günümüze kadar koruduğundan Unesco Dünya Miras Listesine alınan San Gimignano’ ya vardığınızda dinginlik ve sessizlik saracak çevrenizi. 12. ve 13. yüzyıllarda yapılmış kulelerden on dört tanesi ayakta kalmayı başarmış. Ağır adımlarla keyfini çıkarırken iyi ki gelmişim diye gülümsedim. Bir anda uzun zamandır fotoğraf makinasının düğmesine basmayı unuttuğumun farkına varıyorum. Zaman bazen neredeyse duruyor gördüklerime duyduğum hayranlıktan.

Gülümseyen güneşli tepelere doğru çıkma zamanı geldiğinde yakut renkli şaraplarını tatmak için Montalcino’ya doğru hareket zamanı. Üzüm bağlarının, zeytin ağaçlarının gölgeleri ile süslenmiş daracık sokaklardaki yol hiç bitmesin isteyeceksiniz. Kendi üretimleri olan ve dünyaya kafa tutan lezzetleriyle şarap tadım yerlerini gezebilir, harika butik otellerinde konaklayabilirsiniz. Manzara muhteşem Montalcino’da. Uzak tepeleri çizme yeteneğim olmasa da rüzgarına yüzümü dönerek hafızama en güzellerini alıp devam ediyorum.

Mitolojik tanrıların toplandığı, Rönesans’ın doğum yeri Floransa. İtalya ve Avrupa’nın en önemli ticaret merkezi.   Bu şehre gelip Michalengelo tepesine çıkanlar bilir; muhteşem güzelliğinin yanında özlem, mutluluk, aşk, şiir, hüzün hepsi buradadır. Dante’nin sarı sayfalarını dolduracak ilhamı nasıl aldığını anlıyorum.

Arno Nehri’nin şarkı söyleyen sesini dinlerken, sokak ressamları, işportacılar ve bol miktarda turist eşlik edecek size. Birileriyle sürekli çarpışmanız mümkün çünkü önünüze bakmanız imkansız. Leonardo da Vinci ve Michelangelo rehberiniz olacak. Yemek kokularını takip ederek zengin lezzetleri ile usta aşçıların mutfaklarına ulaşabilir ve kendinize ziyafet çekebilirsiniz. Toscana’nın zümrüt yeşili tepelerinin, altın sarısı güneşinin Duomo meydanında mermerlere işlendiğini göreceksiniz. Antik dönem, ortaçağ savaşları, iç savaşlar ve salgın hastalıkların yorgunluğu ile şimdiki zenginliğini biriktirmiş Floransa. Yürüyerek ya da bisiklet kiralayarak keşfe çıkabilirsiniz sokaklarını.

En önemli sanat müzesi Piazza della Signoria yanındaki Uffizi galerisidir . Arno nehri üzerindeki eski köprü 2. Dünya savaşından zarar görmeden çıkan tek köprüsüdür. Bargello heykel müzesi , Boboli bahçeleri, piti sarayı görülmesi gereken yerler arasında.

Floransa da dünyanın bence en güzel meydanı olan Piazza di Signoria da ki kahvelerde ömrünüzü geçirmek isteyebilirsiniz. David heykeli sizi karşılar, sokak müzisyenlerinin hiç susmayan notaları eşlik eder. Ay ışığı eşliğinde ruhunuzu doyuma ulaştırmak için daha uygun bir yer bulamazsınız.

Toscana sıradan bir İtalya gezisi değil bambaşka bir dünya. Sırtını güneşe dayamış, hikayelerine her gün bir yenisini ekliyor. Bir film karesindeki her sahne, güzel bir kadının gülümsemesi, yemyeşil çayırlar, selvi ağaçlarının hüznü , sokak sesleri ve şarap hepsi gerçek burada. Ve bu gezinin sonunda ki düşüncem Toscana için en güzel söz henüz söylenmemiş.

 

Nazan AŞKALLİ

Gazella Turizm İtalya Turu

Gazella Turizm İtalya

Close