Günümüzde diğer büyük ve kalabalık şehirlerde olduğu gibi, Çin diyince aklınıza muhtemelen sanayileşme sonrası doğası tahrip edilmiş ve vakit geçirmek istemeyeceğiniz bir yer gelebilir.
Ancak bu meşhur Orta Krallık, sadece dünyada en fazla insan nüfusuna sahip olmamakla beraber, dünya üzerinde en benzersiz doğal güzellikleri de barındırmakta. Ülkenin neresinde bulursanız bulunun, ne tür bir deneyim peşinde olursanız olun, Çin’in huşu uyandıran manzaraları çok uzağınızda olamaz.
1. Zhangjiajie Ulusal Orman Parkı
James Cameron’un 2009’daki “Avatar” adlı filminde tasvir edilen sahne, gerçek bir yere ışık tutuyor: Sadece kurgusal olmayan ve dünyadan tamamen ayrı bir gezegen olan Pandora’yı tasvir ediyor. Sanatçıların Pandora gibi bir yer için nerden ilham aldığını hayal edecek olursanız, muhtemelen Çin ilk tercihiniz olmazdı.
Orta Çin’in Zhangjiajie Ulusal Orman Parkı (özellikle “Heavenly Pillar”), Avatar’daki Hallelujah Dağları’nın gerçek hayatta vücut bulmuş hali olarak karşımıza çıkıyor.
2. Gansu’nun Çöl Vahası
Çin’deki 1.3 milyar insanın çoğu doğu kıyısında yaşamaya başladığından beri, ülkenin geniş olan batı bölümü ve manzaralarının göz ardı edilmesi kacınılmaz. Sözkonusu Batı Çin’in çöl görüntüsü, aslında ülke geçmişinin unutulmuş bir kısmını yansıtıyor: Eskiden burası İpek Yolu’nun doğudaki son durağıydı. Dolayısıyla Gansu eyaletindeki çölün ortasında gerçek vaha Yueyaquan kadar Çin’in başka hiçbir yerinde, ülke geçmişinin bu bölümüne şahit olamazsınız.
3. Büyük Anji Ulusal Bambu Ormanı
Çin’in popüler şehirlerinden birindesiniz ve yine de sinematografik doğal güzelliklerine şahit olmak mı istiyorsunuz? Eğer Şanghay’daysanız şanslısınız – Doğal güzelliklerine ek olarak özellikle sinemografik güzellikleri açısından.
Şanghay’dan dört saat uzaklıktaki kırsal Zhejiang eyaletinde yer alan ve “Crouching Tiger, Hidden Dragon” filminin çekildiği “Büyük Anji Ulusal Bambu Ormanı” bunun en güzel örneği.
4. Panjin Kırmızı Sahil
Eğer Pekin’e giderseniz yakın çevredeki sahil kıyısı boyunca şaşırtıcı doğal güzelliklere şahit olabilirsiniz. Burada yer alan Panjin Kırmızı Sahili, zamana duyarlı bir yer.
Sıcaklık buradaki yosunların rengini değiştirdiği için, Pekin şehri ve çevresindeki parkların yaprakları gibi sonbahar boyunca en ateşli kırmızı renge bürünmektedir. Yılın geri kalanında ise”Kırmızı Sahil” tabiri yerini bulamamakta.
Bu nedenle Ekim ve Aralık ayları arasında Pekin’de olmanız durumunda Panjin, şehrin dışına çıkmanıza kesinlikle değecek bir sebep.
5. Jiuzhaigou: Sonbaharda Bir Gökkuşağı
Jiuzhaigou’nun bu kadar özel olmasının nedeni sonbahar mevsimi boyunca gökkuşağı gibi görünmesinden kaynaklanmaktadır. Buzulla beslenen göller ve parkın akarsuları parlak yeşil renkte, Eylül ve Ekim ayları boyunca gökyüzü birçok gün mavi ve dağın üzerindeki yapraklar kırmızı, turuncu ve sarı renktedir. Renk spektrumunu tamamlamak için mor ceket ve çivit rengi pantolon giymeniz gerekecek.
6. Yuanyang Pirinç Terasları
Yerlileri tarafından çok sevilen aynı zamanda yabancı turistler tarafından gözardı edilen bir Çin bölgesidir Yunnan. Ülkenin güneybatı kesiminde Tibet yakınlarında yer alır. Bölgenin başkenti Kunming, Çin atasözünde “Bahar Şehri” olarak bilinir. Pirinç teraslarının olduğu yere gidebilmek için güneyden otobüsle birkaç saatlik yolculukla Yuanyang iline, Nansha veya Xinjie’e (ikincisi teraslara daha yakındır) ulaşmanız gerekiyor. Ve gündoğumu ve günbatımında ayrı bir güzellikte olan, tüm dünyanın en etkileyici pirinç teraslarının bir kısmını burada görebilirsiniz.